Karaciğer, vücudumuzun yaşamsal işlevlerini yerine getiren en önemli organlardan biridir. İnsan vücudu ve hayvanlar için hayati bir organ olma özelliği taşır. Karaciğer, karın boşluğunun sağ üst kısmında, diyaframın altında yer alır. Midenin sağ tarafını ve safra kesesini örter. İki ana büyük damar karaciğere bağlıdır ve vücudun kan arzının yaklaşık %75'ini temin eder. Karaciğer, yağ sindirimine yardımcı olan alkali bileşik bir sıvı olan safra üretir ve zararlı maddeleri süzerek vücudumuzu korur.

Pankreas, karın boşluğunda omurganın bel bölümü önünde yer alan bir salgı bezidir. Ortalama olarak 15-25 cm uzunluğunda olup, kadınlarda 55 gr, erkeklerde ise 70 gr ağırlığındadır. Önden arkaya doğru yassılaşan pankreasın düzensiz biçimi çengele benzer. Pankreasın şişkin sağ ucuna baş, daha dar olan orta bölümüne gövde, baş ile gövdenin birleştiği ince bölüme boyun, ince uzun olan son ucuna ise kuyruk denir. Pankreas, karaciğer, dalak ve üst mezenter arterleriyle beslenir ve boşaltıcı kanalları Wirsung kanalı ve Santorini kanalı olmak üzere iki adettir.

Karaciğer ve pankreas birbiriyle koordineli şekilde çalışarak vücudun metabolik dengesi ve sindirim sistemi sağlığı için hayati öneme sahiptir. Karaciğerin ürettiği safra, pankreasın salgıladığı enzimlerle birleşerek yağların sindirilmesine yardımcı olur. Bu iki organın herhangi birinde meydana gelen bozukluklar ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir.

Örneğin, karaciğer hastalıkları arasında siroz, hepatit ve karaciğer kanseri bulunmaktadır. Pankreas hastalıkları ise pankreatit, pankreas kanseri ve şeker hastalığı gibi ciddi rahatsızlıkları içerir. Hastalıkların erken teşhisi ve tedavisi büyük önem taşır. Sağlıklı bir yaşam sürdürebilmek için düzenli sağlık kontrolleri ve dengeli beslenme ihmal edilmemelidir.