Köpek balığı karaciğer yağı, insan dokusunda oldukça az bulunan, yüksek oranda sağlığı bulunan, çoklu doymamış hidrokarbon sıvısıdır. Bunun insan vücudundaki farklı hücrelere oksijen sağlamasını artıran özel bir kapasitesi bulunmaktadır. Squalene denilen bu sıvının kaynağı denizlerin 1500 metreye kadar inen derinliklerinde bulunan köpek balıklarının karaciğeridir. Köpek balığı karaciğeri ülser, tümör, kanser ve romatizmal hastalıklara karşı bedenin savunma sistemini güçlendirmektedir. Vücutta karaciğer, böbreklere, stres ve şekere bağlı yakınmaları hafifletmektedir. Özellikle gastrit şikâyeti olan kişilere önerilen bu yağ, yoğun çalışan kişiler içinde genel sağlık toniği şeklinde kullanılabilir. Kan dolaşımını hızlandıran, kanın toksinlerden arınmasını sağlayan, saflık kazandıran ve zehrin atılmasına destek olan bir yağdır. Cilde ihtiyaç duyduğu besinleri sağlayan ve sağlıklı bir cilt yapısını elde etmenin kolay yoludur. Bunların yanında şeker hastalığı, kalp hastalığı, hepatit gibi rahatsızlıklar içinde yararlıdır.

Bu faydalı yağ Japon Denizi, Hint Okyanusu gibi 600-1000 metre derinliklerde yaşayan Aizame (Aİ) türü köpek balığının karaciğerinden elde edilmektedir. Bu türdeki köpek balığının karaciğerinin bu kadar kıymetli olmasının sebebi, bu türün 400 milyon yıldır evrime uğramaması ve derinliklerde oldukça az oksijenle yaşam sürebilmesidir. Köpek balığının karaciğeri yaklaşık olarak vücudunun %25-30 kadarını oluşturur. İçeriğinde bol miktarda karaciğer yağı yani squalene bulunmaktadır. Bu yüzden köpek balıklarının bu türü çok kıymetlidir.

Denizlerde 500-1000 metrelik bölgede yaşam hem bitkileri hem de balıklar ve diğer canlılar için oldukça acımasızıdır. Çünkü burada yüksek basınç, az oksijen ve besinlerin az olmasıdır. Burası neredeyse hiç ışık almayan, 2-4 derece sıcaklığı olan oldukça soğuk bir alandır. Yerleşimin hemen hemen hiç olmadığı bu derinliklerde açık deniz köpek balıkları yaşamaktadır. Bu canlıların oldukça fazla yaşam enerjileri vardır. Bu canlılar yüzeye çıktıkları zamanda, ortaya çıkan basınca karşı uzun süre dayanma yetenekleri bulunmaktadır. Bu türdeki köpek balıklarının U şekline benzer kendisine has karaciğeri bulunur. Bu karaciğerin %80 kadarı yağdan oluşmaktadır. Bu da balığın %25 ağırlığını, vücudunun uzunluğunun ise 1,5 katını meydana getirir.

Açık deniz köpek balıklarının bu şekildeki bir ortamda yaşama sebeplerinin, yaşamlarını böyle bir ortamda sürdürebilmelerinin sorumlusunun karaciğer yağı yani squalene olduğunu düşünülür. Başka türlerde de bu yağ olmasına rağmen hem miktarı azdır hem de Aİ köpek balıkları bu konuda daha değerlidir. Bu madde kanser başta olmak üzere, tüm enfeksiyon hastalıklarına karşı direnç kazanmayı sağlar. Köpek balığı karaciğer yağı, hücreleri hasardan, serbest radikaller nedeniyle bölünmeden koruyucu güçlü bir antioksidandır. Vücuttaki toksik metallerin çözünmesini ve dışarı atılmasını sağlayıcı lipofilik özelliktedir. Karaciğer yağı uzun süre belirli dozlarda kullanıldığında, sağlığa oldukça değerli bir besin kaynağıdır.

Köpek balığı karaciğer yağında bulunan squalene denilen madde vücutta az miktarda üretilmekte ve cilt altında depolanmaktadır. Bu lipoprotein olduğundan, lipoprotein reseptörlerine bağlanır ve vücuda yayılır. Doymamış bir yağ asidi olduğu için, Omega 3 gibi kalp ve damar sisteminde iyi kolesterolü yükselterek damar sağlığında yararlı etkiler yapar. Anne sütünde bulunan AKG maddesi içerdiğinden, bağışıklık sisteminin güçlenmesini sağlar. Hücre yenileyici etkisi olduğundan, anarşik hücrelere karşı düşmanca davranır. Kişilerin yaşam kalitesini yükselten köpek balığı karaciğer yağı önemli bir destektir. Ancak bunu tıbbi ilaçlara karşı bir alternatif olarak görmemek gerekir.