Karaciğer nedir, karaciğer vücut ağırlığının yaklaşık %3 kadarını oluşturan, abdomede sağ üst bölümde lokalize olan, vücuttaki en büyük bez ve aynı zamanda iç organların en büyüğüdür. Adeta vücuttaki kimya laboratuvarıdır. Göğüs boşluğu ve karın boşluğunu birbirinden ayıran zar yani diyaframın altında ve sağ akciğerin aşağı tarafındaki piramit, konik şekildeki bir organdır. Karaciğer kendi içinde sağ ve sol loba, bu loblarda kendi içinde yaklaşık 100.000 kadar küçük loblara ayrılır. Karaciğerin normal yapısı ve fonksiyonlarının değerlendirilmesi, karaciğer hastalıklarının daha iyi anlaşılmasına, tanısına yardımcı olur.
Vücuttaki çoğu organın tersine karaciğer gereksinimi olan kanı iki kaynaktan sağlamaktadır. Bunlardan biri kalpten gelen ve oksijen bakımından zengin kanı karaciğere taşıyan karaciğer atardamarı yani hepatik arter, diğeri bağırsaktan gelen besin değeri bakımından zengin olan kanı karaciğere ileten karaciğer toplardamarı yani portal damardır.
Karaciğer en büyük organlardan, koyu kırmızımsı kahverengi renkte bir organdır. Vücutta her zaman ortalama %13 kadar yani 0,57 litre kadar kanı taşır. Sağ lobu sol lobundan daha büyüktür. Karaciğerde bulunan hücrelerin yaklaşık %60 kadarı hepatosit olarak tanımlanır. Hücreler sayesinde tüketilen besinlerden yararlı besin maddeleri alınır, bunun yanında kanda bulunan toksik maddelerden ve alkolden kurtulmak mümkün olur.
Vücutta fabrika gibi çalışan ve ortala olarak 500 değişik işlevi olan karaciğerin üstlendiği en önemli görevler ise
Vücutta enfeksiyonlarla ve hastalıklarla savaşmak
Vücudun toksik maddelerden ve alkolden arınmasını sağlamak
Kullanılan ilaçların parçalanması
Kanın filtrelenmesi ve temizlenmesini sağlamak
Kanda bulunan kolesterolün dengelenmesini sağlamak
Hormonların üretimi ve hormon dengelerinin korunmasını sağlamak
Vücudun kendisini onarmasını sağlayan kimyasal maddelerin üretimini yapmak
Sindirilen gıdaların işlemesini sağlamak
Bağırsaklarda gıdaların, yağların parçalanmasına yardımcı olan safra üretimin yapılması
Enerjinin depolanması ve enerjinin gerektiği gibi kullanılmasını sağlamak
Kendini onarmak ve yenilenmeyi sağlamak
Vitaminleri, şekerleri ve minerallerin depolanmasını sağlamak
Karaciğer oldukça dirençli bir organdır. Yapısında büyük oranda zarar meydana gelse bile işlevlerini yerine getirmeye devam eder. Bir kişinin karaciğerinin %70 kadarı olmasa bile, kalan %30 kadarı işlevleri yerine getirebilir. Kendi kendini onarabilir, yenileyebilir. Nadiren kanseröz, siroz gibi durumlarda karaciğer kendini onaramaz. Sağlıklı kişiler bu nedenle gerekli olursa, karaciğer vericisi olabilir. Nakilden sonra kısa sürede karaciğeri eski boyutlarına geri döner. Bu yüzden karaciğerin sağlıklı olması, herkesin karaciğerine iyi bakması gerekir. Bazen karaciğer detoksu yapılması, karaciğere iyi gelen besinlerin tüketilmesi, aşırı alkolden, kimyasallardan kaçınılması gerekir. En azından karaciğerin kendini toparlamasına, yenilemesine zaman tanınması gerekir.